4 Eylül 2013 Çarşamba

Kristin Gier-Yakut Kırmızı-Safir Mavi-Zümrüt Yeşil / Susanna Tamarro-Sonsuza Kadar


Merhaba sevgili blogger dost :) Eğer şuan beni okuyorsan uzuuunnn bir yazıya hazır ol derim.Zira epey bir zamandır kitap okuduğum halde onları yazmakta tembellik etmiş olan bir irem var burada.Sıcaklar,gezmeler,okulların açılması derkeennn fırsat bugüne oldu.Neyse haydi başlayalım.
Kristin Gier'in bu ciciş kapaklı serisini bana annem doğumgünümde armağan etmişti bana.Aslında konusunu hiç okumadan direkt kapaklarına aldanarak istedim bunları.Annem de napsın kadınceğiz beni kıramadı :D
Seri oldukça çerezlik bir seri.Hani edebi bir yön beklemeden okumak gerek.Gewndolyn adında bir kızımız var.16 yaşında zamanlar arası yolculuk yapabildiğini aniden öğrenir.Ve bu sırada başına epey bir macera da gelir.Gerek kaybettiği dedesini genç haliyle birkaç kez görmesi olsun,gerek aşık olması filan.Hani zevkliydi okuması.Hem fanstastik hem aşk  romanı bir arada.Ama fazla karakter içeriyor olması yönünü ben pek sevemedim.Dediğim gibi pek fazla beklentide olmamak gerek.Serinin en çok son kitabı olan Zümrüt Yeşili'ni beğendim.Çünkü birçok konu orada açığa kavuşuyor doğal olarak.
Bu serinin arasına bir de D&R'ın indiriminden faydalanarak aldığım Sussana Tamarro-Sonsuza Kadar'ı da sıkıştırdım.Uzuuunn bir zamandan sonra Tamarro okumuş oldum.Bana çok iyi geldi.Nedense huzur buluyorum bu kadının kitaplarında.Matteo ve Nora'nın etkileyici hikayesini çok beğendim.Eğer alıp okumadıysanız kaçırmayın derim.

YAKUT KIRMIZI ARKA KAPAK
İçinde aşkın tüm renklerini bulacağınız, macera dolu, unutulmaz bir seri...

Geçmişin gölgesinde kalmış bir aşk. Fantastik bir dünyada hayat bulan, muhteşem bir zaman yolculuğu. Gizem, heyecan, romantizmin olağanüstü karışımı

Bazen sırlarla dolu bir ailede yaşamak gerçekten de zordur.
En azından on altı yaşındaki Gwendolyn bundan kesinlikle emindir. Ta ki günün birinde kendini 18. yüzyıl Londra'sında bulana dek.İşte o zaman ailesinin en büyük sırrını öğrenir: Zaman yolculuğu! Ancak bu yolculuklarda genç kızın hislerine yer yoktur. Çünkü aşk, durumu daha da karmaşık hale getirmekten başka bir işe yaramaz!

"Eğlenceli, romantik, merak uyandırıcı... Konu inanılmaz derecede sürükleyici ve elinizden bırakmanız imkânsız... Heyecan dolu finalleri, serinin bir sonraki kitabını sabırsızlıkla beklemenize neden olacak..."
-Justine Magazine-

"Macera, romantizm ve tarih dolu bir seri arayan okuyuculara şiddetle tavsiye edilir."

SAFİR MAVİ ARKA KAPAK
 Zamanda yolculuk aşka engel olabilir mi?

Acemi bir âşığı geçmişe yollamak iyi bir fikir olmayabilir!
En azından on altı yaşındaki çömez zaman yolcusu Gwendolyn böyle düşünüyordur.
Bu macerada Gideon ve Gwen dünyayı kurtarmak ya da menuet dansını öğrenmek gibi pek çok sorunun üstesinden gelmek durumunda kalacaktır. (Üstelik ikisi de hiç kolay değildir!)
Bütün bunlar yetmezmiş gibi Gideon büsbütün tuhaf davranmaya başlayınca, Gwendolyn artık hormonlarını kontrol altına alma zamanının geldiğini anlayacaktır!

Çünkü işin içinde aşk varken zaman yolculuğu yapmak pek mümkün görünmemektedir...

"Eğlenceli ve gizemli! Belki de aşk, zaman ve mekânın tüm kurallarını yıkabilecek tek şeydir!"

ZÜMRÜT YEŞİL ARKA KAPAK
 İçinde aşkın tüm renklerini bulduğunuz unutulmaz serinin son kitabı...

Bir kadın kalbi kırıldığında ne yapar?
En iyi arkadaşını arar, çikolata yer, belki haftalarca aşk acısı çeker.
Ancak zaman yolcusu Gwendolyn Shepherd, elinde olmayan nedenlerden dolayı enerjisini başka şeylere harcamak zorundadır. Örneğin hayatta kalmak...

Çünkü geçmişte yaşayan Saint Germain Kontu'nun yaptıkları, geleceği tehlikeli bir şekilde etkilemeye başlamıştır.
Gwendolyn ve Gideon aşk acısına rağmen ipucu bulmak için 17. yüzyıldaki büyüleyici bir baloda menuet dansı yapmakla kalmayacak, kendilerini unutulmaz bir maceranın da içinde bulacaklardır...

"Gizem, gerilim, bilimkurgu, romantizm ve maceranın doyurucu bir karışımı. Okuyucular tüm seriyi bir solukta bitirecek..."

SONSUZA KADAR ARKA KAPAK
 Kırılganlığımız güce, kader bilgeliğe, trajediler aşka, zifiri karanlık içsel aydınlığa dönüşebilir.

"Öyle bir an oldu ki, ikimizin minik taşları düzgün biçimde yan yana düştüler. Ben bir adım atıyordum, sen de aynı uzunlukta bir adım atıyordun. Ben seni bekliyordum, sen bana yetişiyordun, ben sana ulaşıyordum, sen beni bekliyordun. Sonsuza kadar böyle gideceğimizi sanıyorduk. Oysa ben şimdi ormanda yürüyorum ve ayak izlerimden başka iz yok. Kimse yürümüyor yanımda, kimse izlemiyor beni, ya da önümden gitmiyor..."
Matteo ve Nora... biri ateştir diğeri su, biri akıldır diğeri yürek, biri sürekli harekettir diğeriyse durgunluk ve huzur; biri düşüncedir diğeri sezgi, biri zamandır diğeriyse sonsuzluk...
Ancak bir gün bu mükemmel uyum dünyanın trajik yasaları karşısında dağılır gider... Matteo bir anda içinde dipsiz bir boşlukla tek başına kalır. Ama yollar onu asla bırakmaz ve hiçbir şekilde tahmin edemeyeceği bir geleceğe taşır.

Zamanla doğa yasalarının gizemini keşfeden Matteo, insanların kendilerini bulmak, hayatı tanımak için ziyaret ettiği bir tür keşiş olup çıkar. Hayatın ve aşkın gizeminin, Nora'nın ardında bıraktığı bu büyük soru işaretinde yattığını, Matteo bir gün anlayacaktır...
Sonsuza Kadar kimi zaman yok eden, kimi zaman da arındıran içimizdeki ateşi anlatıyor...

4 yorum:

  1. konusu güzel, kitapların kapakları güzel e daha ne duruyorum okusam ya:)))))

    YanıtlaSil
  2. Maşallah maşallahh:) Sonsuza Kadar ilk okuduğum Tamarro kitabıydı yanılmıyorsam,çok sevmiştim ben :)

    YanıtlaSil
  3. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil
  4. gerçekten çok güzel bir kitaba benziyor

    YanıtlaSil