17 Mart 2012 Cumartesi

Dövüş Kulübü/Chuck Palahniuk


Eveeetttt dün itibariyle Chuck Palahniuk'un Dövüş Kulübü adlı kitabını okudum ve bitirdim.Uzun zamandır kitaplığımdaydı.Ama ben daha öncede filmini izlediğim için kitabını okumayı hep erteledim.Daha fazla dayanamadım ve okudum.Filmi kadar güzel miydi?Elbette güzeldi ama sanki filmin senaryosunu okuyormuşum gibi bir hisse kapıldım.Resmen olduğu gibi sinemaya aktarmışlar.Ben açıkçası filmi tercih ediyorum.Neden diye sorarsanız meşhur şizofren karakterimizi Edward Norton canlandırıyor ve ben ona ba-yı-lı-yor-um! :D Her neyse..Filmi izlemeyen kalmamıştır diye düşünüyorum.Başrolü Edward Norton ve Brad Pitt paylaşıyor.Marla karakterini de yine çok sevdiğim Helena Bonhem Carter canlandırıyor.Ben daha fazla uzatmadan resimlerle ve kitabın arka kapa yazısı ile sizleri başbaşa bırakıyorum :))

ARKA KAPAK YAZISI
İstenmeyen yağlar. Pahalı, butik sabunlar. Maaş çekleri, güzel bir ev, zarif mobilyalar. Yalnızlık ve yabancılaşma. Tüketimin susmayan arsız çağrısı. Yalanlar ve yalanlar. Nefret ve öfke.

İlk kez yayımlandığı 1996'dan beri bir yeraltı klasiği olarak anılan Dövüş Kulübü, yeni binyılın eşiğinde geçen bir anti-ütopya öyküsünü anlatıyor. Yaşadığı hayattan nefret eden, ölüm düşüncesini saplantı haline getirmiş, insani yakınlığı kanser dayanışma gruplarında arayan genç adam. Ama aynı dayanışma gruplarının bir başka müdavimi, toplum kaçkını bir genç kadın. Ve Tyler Durden; yalanlar ve mutsuzlukla dolu bir dünyaya kendi yöntemleriyle saldıran yarı çılgın bir kurtarıcı, baştan çıkarıcı bir intikam meleği. Tyler'ın felsefesine göre, tüketim kültürünün uyuşturucu etkisinden kurtulmanın yolu, fiziksel acıyla tanışarak yeniden doğmaktır. Çok geçmeden, geceni,n geç saatlerinde bar bodrumlarında toplanan gizli bir dövüş kulübü ülkenin dört yanını saracaktır. Ama Tyler'ın dünyasında sınırlara ve kurallara yer yoktur. Kendi bedenini örseleyen bir müritler ordusu, toplum düzenini ve konformizmi imha etmek üzere Tyler'ın peşine takılır...



Chuck Palahniuk'un ilk romanı, tüketim kültürüne, hırs ve üstünlük duygusuna, güzellik idealine ve iş dünyasına zehir zemberek bir eleştiri yöneltiyor. Palahniuk, karanlık bir mizahla desteklediği güçlü ve çarpıcı üslubuyla, yaşadığımız dünyanın çirkin suretine ayna tutuyor. Son on yılın en özgün, en sarsıcı romanları arasında sayılan Dövüş Kulübü'nü Türkçe'ye kazandırmaktan sevinç duyuyoruz.

2 yorum:

  1. Kitabı okumadım ama film harikaydı. Kült filmlerden biri bence. :)
    İyi pazarlar .

    YanıtlaSil
  2. Bende filmini çok severek izledim ama kitabını okumadım.

    YanıtlaSil